Ana içeriğe atla

Al Sana 'Ekşın'

Zamanın da öküz gibi aşık olduğum bi insan vardı aramızdaki her aşık olduğum gibi hayatta anlaşamayacağım biriydi. Neyse bi gün beşiktaşta arkadaşımdayım aradım bunu napıyosun gel görüşelim falan diye yok dedi gelemem görüşemeyiz iyi dedim bende ama sıkıntıdan ölücem evde arkadaşımda okulda kendi kendime düşünüyorum ne monoton bi hayatım var biraz heyecan lazım bana falan tak telefon geldi 'bi saate beşiktaş pi de buluşalım.'. Arayan o aşık olduğum çocuk heyecandan ölücem ben tabi. Neyse hazırlandım kızı aradım böyle böyle pi ye gidiyoruz diye hiç bi arkadaşın yapmaması gerektiğini düşündüğüm bi şekilde 'iyi tamam gidin' dedi. Neyse buluştuk falan konuşamıyoruz sıkıntıdan patlıyoruz tek konuştuğumuz şey 'bi bira daha' 'evet' o ipadde ben telefonumda bi şeylere bakıyoruz. Tam o sırada kurtarıcı meleğimiz olmaya aday bi arkadaş geldi o gelince ben bi açıldım kahkahalar havada uçuşuyo. (sıkılmayın lan geliyorum sadede aşk hikayesi değil bu). Neyse aşık olduğum çocuk ben gidiyorum falan dedi biraz bozulmuştu muhtemelen bu kahkahalarımıza ve ona ilgisizliğime diğer arkadaş bende taksime gidicem dedi. İyi dedim bende sahile gider biraz çizim yaparım tasarım yarışmasına katılmayı düşündüğüm dönemlerdi o aralar. Arkadaş tuttu kolumdan yürü sende geliyosun benimle taksime diye. Neyse aşık olduğum çocuk bizi bıraktı arabadan inerken dedim ki bak dikkatli ol iş açma başına verdiği tepki şu 'tamam yeaa gelmişim otuz yaşıma zaten senden m akıl alıcam'. Bi saat sonra bizi arayıp ehliyeti kaptırdığını söyledi. Gittik taksime eğlendik falan (asıl konuya giriyorum şimdi) baya kalabalığız machine e gidelim dediler tamam dedik arkadaşın sevgilisi de jokerde çalışıyo biraz durduk ben kızın yanına gidiyorum dedi tamam dedik. Sonra ben çok sıkıldım aradım geliyorum diye dur dedi alıyım yok ya dedim iki adım yol gerek yok alma(keşke de dilim kopsaymış) çıktım machineden gidiyorum jokere doğru yolda dört beş tane yirmibeş otuz yaşlarında adam oturmuş içiyolar biri döndü  bana 'ben var ya seni tek gece de yatağa atar ayakta sikerim' dedi bende (mal olduğumdan dolayı) alkolünde verdiği cesaretle 'siktir lan orospu çocuğu' diye bağırmamla adamın ayağa kalkıp belinden silahı çıkarması bir oldu. Usain Bolt yanımda halt etmiş o nasıl bir koşmaktır 400metreyi 3saniyede koştum nefes nefeseyim ölcem korkudan. İki tane kız geldi yanıma biri insan irisi ki ben iriyimdir o benim üç katım kadar falan diğeri de minnak bi şey gördük biz korkma gelmedi peşinden falan diyolar bana su almışlar sağolsunlar sakinleştirmeye çalışıyolar. Sakinleştim kızlara teşekkür ettim tam gidiyorum bu iri yarı olan tuttu beni noluyo lan oldum birden. Dedim heralde paramı falan alıcaklar cüzdanım zaten arkadaşta dedim telefonu da içime attım bekliyorum hani çantamı falan alıcaklar diye birden iri olan 'Dudakları çok güzel değil mi tam ısırmalık' dedi minnak olan da 'gözleri çok güzel bakışlarına bak şunun' dedi. Dedim içimden beril tamam kızım buraya kadarmış sikicekler seni ama neyle amınakoyim iki tane hatun sonuçta. Durdum zaten sinirlerim bozuk başladım ağlamaya ama nasıl ağlıyorum bağırıyorum bi yandan da 'sevgilim gelicek alıcak beni ben lezbiyen değilim bırakın beni sevgilim gelince görürsünüz siz' diye ama öyle bi sevgili yok yani boşa sallıyorum dolu tutar diye ki tuttu da. Adamın biri tuttu kolumdan 'aşkım saatlerdir seni bekliyorum siz napıyosunuz burda lan kimsiniz siz' diye bağrındı kızlar bastı gitti. O an adam gözümde bir superman bir batman iyilerin dostu kötülerin düşmanı kurtarıcı meleğim. Kafamda adamın boynuna sarıldığım tek ayağımın havaya kalktığı bi tablo bile oluştu. Kahramanım beni jokere kadar bıraktı tam yukarı çıkıcam kendini bitiricek cümleyi kurdu 'joker kapalı ama bana gidelim istersen' bi dumur oldum tüm o hayaller ikiz kuleler gibi yıkıldı 'yok arkadaşlarım yukarda bıraktığın için sağol iyi geceler' dedim. Adam tuttu kolumu bırakmıyo bak gel bana gidelm yok şöyle bana gidelim yok böyle bana gidelim babana git sen öküz hayatımı kurtardın diye vericek değilim heralde sana. Tam ben kolumu çekmeye çalışırken jokerin karşısındaki dürümcünün sahibi çıktı elinde döner bıçağı 'bi sorun mu var gençler' dedi 'yok abi arkadaşta gidiyodu zaten' dedim çocukta döner bıçağını görünce kıstırdı kuyruğu gitti içimden anca gidersin yavrum noldu ha noldu diyorum adam bi döndü arkasını üç buçuk attım direk girdim içeri çıktım yukarı. Olanları anlattım bu olaylardan sonra hala ayakta durabildiğim için beni tebrik ettiler bissürü de beleş içki içtim oh mis oldu. Sonuç olarak gecenin kahramı dürümcü abi gecenin gerizekalısı da ben seçildim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Her Kadın Sürtüktür

'Sen ne saçmalıyosun ?' 'Sen kendine ororospu mu diyosun şimdi ?' 'Böyle bi genelleme yapamazsın.' diyen hatunlar, hatunlarımız. Daha sürtük kelimesinin anlamını bilmeyen hayatın onu nereye sürüklediğini göremeyen hatunlar. Herkesin aynı anlamda kullandığı ama çok farklı anlama gelen bi kaç kelimeyi anlatıcam size ve sizde her kadının neden sürtük olduğunu çok iyi anlıcaksınız. Öncelikle kevaşe, bu aralar çok fazla duyduğumuz bi kelime. Kevaşe demek kötü yola düşmüş insan demektir ama daha çok bunu farkettirmeyen insanlara söylenir. Bi nevi melek yüzlü şeytan. Mesela kaltak, hepiniz bu kelimeyi kullanmışsınızdır. Ama anlamı ne ? Kaltak demek içindeki orospuluğu bastırmış fakat zaman zaman bunu engelleyemeyen su yüzüne çıkaran ve gerçekten pişman olucağı şeyler yapmış, yapıcak olan kadınlara söylenir. Bazı kadınlar, bazen kaltaklar. Fahişe ? Fahişeler bu işi para karşılığında yapanlardır. Seks işçisi denilen türden. Bu insanları asla yargılamayın sizde hayatın

Bir Gün Diyete Başlamıştım

sabah uyandım enerjiklikte son noktayım 'bu gidişle bugün bile 10 kilo veririm ben heheheheh' modunda ilerliyodum. akşam oldu dışarı çıktım ve... 'sikmişim diyeti ya bana bi şey olmasın'

Kaybetmeyin, Farkedin.

    Her şey zaten elinizden alınana kadar değersiz değil midir ? Bu sevgiliniz de olabilir, herhangi bir eşyanızda. Sadece ona sahip olmanın verdiği güvenle değersizleşir ve kaybettiğiniz anda en değerliniz haline gelir.                        Belki de güven sadece basitleştiriyordur.     O kadar zor olarak görülen bir olgu bir nesneye yüklendiği anda tüm değerini yitiriyordur belki de. Haklısınız. Belkilerle hayat geçmiyor.     Onları dinlemediğimiz için yakınan insanlar mesela, sürekli akıl verenler. Yaşamadan kim neyi öğrenmiş ki, kaybetmeden kim değerini anlamış ?     Annenizi seviyorsunuz değil mi ? Belki de her şeyden çok onu seviyorsunuz hayatınızdaki en değerli insan o. Ama annesini kaybetmiş bir insan için sizin sevginiz sizin verdiğiniz değer hiçbir şeydir.     Güven duygunuzla verdiğiniz değer doğru orantılıdır. Ama bunu fark etmeniz tam ters yönde hızla ilerliyordur.     Olay bu kadar basit aslında bir şeye sahip olursun, ona değer verirsin, o sana güven verir sonra